Çalışma saatleri ile uyku düzenini bir arada, senkronize şekilde götürmek zaman zaman hem çalışma hayatı hem de uyku düzeni için ciddi sorunlara yol açabiliyor. Hem yapılan çalışmadan verim alabilmek, hem de uyku süresince dinlenebilmek son derece önemli. Peki ikisini dengeli bir şekilde yürütmenin temel prensibi ne? Geç saatlere kadar çalışma tarzı ne derece doğru?

Kur'an-ı Kerim'de uykunun bir dinlenme ve istirahat vasıtası olduğu "Sizin için geceyi örtü, uykuyu istirahat kılan, gündüzü de dağılıp çalışma (zamanı) yapan O'dur." (Furkan, 25/47) "Uykunuzu bir dinlenme kıldık" (Nebe, 78/9) ayetlerinde ifade edilir.

Bu ayeti iyi okuyabilmek birçok sorunun çözümüne kapı açıyor. Genelde çalışma tarzı ise bunun tam tersi yönde işliyor. Geç saatlere kadar çalışmak, gündüzü ise uykuda geçirmek bedenin ve beynin fıtratına tam anlamıyla ters düşüyor.

Alimler tecrübelerine dayanarak; "Sabah uykusu, acizlik, tembellik, gevşeklik ve unutkanlığa sebep olur." demişlerdir. Bilim adamları da güneş ışığının insan psikolojisi üzerinde canlandırıcı bir etkiye sahip olduğunu söylüyorlar. Gündüzleri uyanık ve faal, gecenin ilk saatlerini uykuda geçirmek, tabiata daha uygundur. Ayet, hadis ile bilimin ortak kanıda buluştuğunu da burada görmüş oluyoruz.

Demek ki, son zamanlarda gittikçe artan bereketsizliğin ve başarısızlığın bir hikmeti, hadislerde de ifade edildiği gibi çalışma saatlerini uyuyarak geçirmek olabilir. Maalesef günümüzde yaşam şartları, bazı alışkanlıklar, gelenek ve görenekler "erken uyumanın düşmanı" olarak insanın karşısına dikilmiştir. Güneş doğmadan önce sabah namazına dinç olarak uyanmak ve ondan sonra yatmayıp çalışmaya başlamak gerekiyor. Zinde, dinç, çalışkan oluşlarına hepimizin şahit olduğu dedelerimiz ve ninelerimiz böyle yaparlardı.Yaşa göre uyku müddeti de değişebiliyor.

Doç. Dr. Abdulkadir Etöz'e göre "Bir insan 3,5 saat uyuyarak 8 saat uyumuş gibi verim alabilir şöyle: akşam 22:00 ile 03:00 arasındaki uyku % 200 verimlidir. Yani bu saatler arasında 3 saat uyunduğunda 6 saat uyunmuş gibi olur. Gündüz ise 10:00 ile 13:00 arasındaki yani kuşluk vaktindeki uyku %400 verimlidir. Bu saatler arasında yarım saatlik uyku 2 saatlik uykuya karşılık gelir. Dolayısıyla gece 3 saat gündüzde 0,5(yarım) saat uyuyan bir kimse zahiren 3,5 saat uyumuş görünür. Gerçekte ise 8 saat uyumuş gibidir. Hiçbir uykusuzlukta hissetmez. İşte Peygamber efendimiz (sav) bu şekilde uyuduğundan dolayı sabahlara kadar ibadet ediyordu. İşte her bir Sünneti seniyyenin altından binlerce hikmet çıkıyor."

Gece 3'ten sonraki vakitlerde ise uykunun verimi % 50lere düşmekte, ne kadar çok olsa da yeterli gelmeyecektir. Kendi günlük yaşamınızı bu verileri de akılda bulundurarak bir kez daha düşünün. Belki de yakındığımız dertlerin birçoğu yaratılışımıza ters bir yaşam tarzı sürmekten ileri geliyordur.