Peygamber Efendimizin Örnek Uyku Düzeni
Peygamber Efendimizin Örnek Uyku Düzeni
Peygamber Efendimiz daha çok öğleden sonra istirahat ederlerdi. Geceyi ise ibadete ayırmayı tercih ederlerdi.
Hz. Peygamber (s.a.v) öğle namazını kıldıktan sonra, bir miktar uyurdu. Bu uyku "kaylule" olarak isimlendirilir ve verim açısından tavsiye edilmektedir. Nitekim, Hz. Peygamber'in kaylûleden, "güzel bir âdet" diye söz ettiği, zaman zaman süt teyzesi Ümmü Haram veya Enes'in annesi Ümmü Süleym gibi yakınlarının evinde kaylûle yaptığı rivayet edilir.
Yine Peygamber Efendimiz (s.a.v) gecenin bir bölümünü ibadet için ayıranların gündüz kaylûle yaparak geceye zinde girmelerini tavsiye etmiştir. (İbn Mâce, Sıyâm, 22)
Yatsı namazından sonra yatar, gecenin ilk dilimini uykuda geçirirdi. Daha sonra kalkarak vitir namazını eda ederdi.
Cabir'den rivayet edildiğine göre bir hadis-i şerifte şöyle buyuruluyor:
“Gecenin sonuna doğru namaza kalkamayacağından endişe eden kimse vitir namazını gecenin baş tarafında kılsın. Gecenin sonunda kalkacağına güvenen kimse de vitir namazını gecenin sonunda kılsın. Çünkü gecenin sonunda kılınan namazda melekler de bulunduğundan vitri bu saatte kılmak daha sevaptır.” (Müslim, Müsâfirîn 162 163)
Hz. Peygamber, yatsı namazını mescidde kıldıktan sonra evine döner, istirahate çekilirlerdi. O, yatsı namazından sonra konuşmayla vakit geçirmeyi sevmez,yatsı namazını zamanında kılarak odasına çekilir, uyumadan önce Kur'ân okurdu.
Tirmizî'nin Şemâil'ine göre Hz. Peygamber uyumadan önce:
"Allah'ım! Senin isminle ölür, senin isminle yaşarım!" der, uyandığında ise "Bizi öldürdükten sonra yaşatan Allah'a hamd olsun. Hepimiz ona döneceğiz." derdi.
Hz. Peygamber gecenin yarısı, ya da üçte ikisi geçtikten sonra uyanır, yastığına yakın bir yerde bulundurduğu misvakla dişlerini ovar, sonra abdest alarak Allah'a ibadet ederdi.
Diğer bir hadis-i şerifte ise şöyle buyurmuştur;
"Gece bir saat vardır ki, bu saatte Allah'tan dünya ve ahiret işiyle ilgili bir hayır isteyen Müslüman kul ona rastlarsa, mutlaka istediği kendisine verilir. Bu, her gece olur." (bk. Riyazü's-sâlihîn, 1175)
Hz. Peygamber (asm) teheccüd namazını kıldıktan sonra sabah namazı için hazırlık yapardı, sabah namazının sünnetini odasında kılar ve cemâatle farzı edâ etmek üzere mescide giderdi
Hz. Peygamber (s.a.v) öğle namazını kıldıktan sonra, bir miktar uyurdu. Bu uyku "kaylule" olarak isimlendirilir ve verim açısından tavsiye edilmektedir. Nitekim, Hz. Peygamber'in kaylûleden, "güzel bir âdet" diye söz ettiği, zaman zaman süt teyzesi Ümmü Haram veya Enes'in annesi Ümmü Süleym gibi yakınlarının evinde kaylûle yaptığı rivayet edilir.
Yine Peygamber Efendimiz (s.a.v) gecenin bir bölümünü ibadet için ayıranların gündüz kaylûle yaparak geceye zinde girmelerini tavsiye etmiştir. (İbn Mâce, Sıyâm, 22)
Yatsı namazından sonra yatar, gecenin ilk dilimini uykuda geçirirdi. Daha sonra kalkarak vitir namazını eda ederdi.
Cabir'den rivayet edildiğine göre bir hadis-i şerifte şöyle buyuruluyor:
“Gecenin sonuna doğru namaza kalkamayacağından endişe eden kimse vitir namazını gecenin baş tarafında kılsın. Gecenin sonunda kalkacağına güvenen kimse de vitir namazını gecenin sonunda kılsın. Çünkü gecenin sonunda kılınan namazda melekler de bulunduğundan vitri bu saatte kılmak daha sevaptır.” (Müslim, Müsâfirîn 162 163)
Hz. Peygamber, yatsı namazını mescidde kıldıktan sonra evine döner, istirahate çekilirlerdi. O, yatsı namazından sonra konuşmayla vakit geçirmeyi sevmez,yatsı namazını zamanında kılarak odasına çekilir, uyumadan önce Kur'ân okurdu.
Tirmizî'nin Şemâil'ine göre Hz. Peygamber uyumadan önce:
"Allah'ım! Senin isminle ölür, senin isminle yaşarım!" der, uyandığında ise "Bizi öldürdükten sonra yaşatan Allah'a hamd olsun. Hepimiz ona döneceğiz." derdi.
Hz. Peygamber gecenin yarısı, ya da üçte ikisi geçtikten sonra uyanır, yastığına yakın bir yerde bulundurduğu misvakla dişlerini ovar, sonra abdest alarak Allah'a ibadet ederdi.
Diğer bir hadis-i şerifte ise şöyle buyurmuştur;
"Gece bir saat vardır ki, bu saatte Allah'tan dünya ve ahiret işiyle ilgili bir hayır isteyen Müslüman kul ona rastlarsa, mutlaka istediği kendisine verilir. Bu, her gece olur." (bk. Riyazü's-sâlihîn, 1175)
Hz. Peygamber (asm) teheccüd namazını kıldıktan sonra sabah namazı için hazırlık yapardı, sabah namazının sünnetini odasında kılar ve cemâatle farzı edâ etmek üzere mescide giderdi
Konular
- Fazla Uykunun Psikolojik Zararları
- Gece Uykudan Uyanıp Yemek Yeme Neyin Habercisi?
- Horlama ile Uyku Apnesinin Farki Nedir?
- Karbonhidratlı Beslenmemek Uykusuzluğa Yol Açar mı?
- Kuşların Uykusunun Geldiği Nasıl Anlaşılır?
- Diş Çıkarırken Çocuklarda Uykusuzluk
- Sabah Namazının Farzı ile Sünneti Arasındaki Uyku
- Uyku Veren Yiyecekler
- Uyku Yapan Yiyecekler
- Uykudan Uyanamama
- Uyku Bir Kantar, Uyudukça Artar
- Sabah Uykudan Uyanamamak
- İkindi Uykusu Neden Zararlı?
- Uykusu Ağır Olanlar İçin Dua
- Kaç Saat Uyku Yeter?
- İdeal Uyku Kaç Saat?
- Uyku Veren Yiyecek ve İçecekler
- Polifazik Uyku Nedir?
- Çocuklarda İkindi Uykusu Zararlı mı?
- Bebeklerde Uyku Yapan İçecekler
- Epilepsi Uykuda Yaşanır mı?
- Geceleri Uykuda Bağırmak ve Kavga Etmek
- Teheccüd Namazı İçin Uykudan Kalkmak Şart mı?
- Uykuda Nasıl Yağ Yakabilirim?
- Uykuda Nefes Alamama
- Yemekten Sonra Uykunun Gelmesi
- Gece Işıkta Uyumak Kansere Yol Açıyor
- Düzensiz uyku, kansere yol açıyor
- Uyku ve Kanser
- KARANLIKLAR HORMONU-MELATONİN